Zirai Mücadelenin Tanimi ve Mücadele Yöntemleri
Zirai Mücadele Nedir?
Bitkisel Üretimi sinirlayan, hastalik, zararli ve yabanci otlarin zararindan bitkileri korumak; bu yolla tarimsal üretimi arttirmak ve kalitesini yükseltmek amaciyla yapilan tüm islemlere Bitki koruma veya baska bir deyisle Zirai Mücadele denir. Hastalik, zararli ve yabanci otlarin neden oldugu ürün kayiplarinin en aza indirilmesi zorunlulugu vardir...
Farkli ekolojik bölgelere ve buna bagli olarak çok zengin bir bitki çesidine sahip olan ülkemizde ekonomik degere sahip 60’in üzerinde kültür bitkisi yetistirilmektedir. Bu bitkilerde ekonomik olarak zarar yapan 450 civarinda hastalik, zararli ve yabanci ot türü bulunmaktadir. Bunlarin 245’i zararli (böcekler, kirmizi örümcekler, nematodlar, kemirgenler, kuslar vb.) 85’i hastalik etmeni (fungus, bakteri, virüs, mikoplazma) ve 70’den fazlasi da yabanci ot türüdür.
Insanlar ekip diktiklerini degil, hastalik ve zararlilardan arta kalan mahsulü elde etmektedir. Dünyada tarimi yapilan bitkilerde hastalik ve zararlilar nedeniyle meydana gelen ürün kaybi % 35 olarak hesaplanmistir. Mücadele yapilmadigi zaman bu kayip iki katina kadar çikabilmektedir. Örnek olarak, mücadelesi yapilmadigi zaman, Elma içkurdu’nun elmayi % 96 oraninda kurtlandirarak neredeyse tamaminin dökülmesine sebeb oldugu; hububat alanlarinda zarar yapan Süne nedeniyle, % 5’in üzerinde emgili dane bulunan bugdaydan ekmek yapilamadigi çalismalarla belirlenmistir.
Üretimin kalitesini ve miktarini artirmada sulama, gübreleme, toprak isleme, islah vb. ne kadar önemli ise zirai mücadelede o kadar önemlidir. Ülkemizde hastalik, zararli ve yabanci otlara karsi yilda ortalama 30-34 bin ton tarim ilaci kullanilmaktadir. Bu miktar gelismis ülkelere oranla oldukça düsüktür. Ancak ülkemizin bazi bölgeleri ile bazi ürünlerde gereginden fazla ve bilinçsiz olarak ilaç kullanimi oldugu da bilinmektedir. Dolayisiyla hatali ilaç kullaniminin insan sagligi, hayvanlar, çevre ve dogal yasam üzerinde pek çok olumsuz etkileri bulunmaktadir.
Yetistirilen bitki çesidine bagli olarak, farkli zararli ve hastaliklarin görülmesi dogaldir. Ancak, gerek hastalik gerekse zararli olsun her zaman problem olmayabilir. Yapilan en önemli is, ürün kaybina neden olan etkenlerin hangi seviyede iken zarar meydana getirebileceklerinin saptanmasidir. Her zararli veya hastalik için önce zarar yapma seviyesi, zarar derecesi belirlenmeli, sonra uygulanacak mücadele yöntemi seçilmelidir.
Günümüzde bilinçsiz Ilaç kullanimindan kaynaklanan dogal dengenin bozulmasi gibi sorunlarin gündeme gelmesi, mekanik, kültürel, biyolojik ve kimyasal mücadele yöntemlerinin koordineli bir sekilde uygulandigi Entegre Mücadele Yönteminin uygulamaya aktarilmasina neden olmustur.
Zararlilara, hastaliklara ve yabanci otlara karsi mücadele yöntemlerini yedi grup altinda toplamak mümkündür. Yapilacak mücadelede bu yöntemlerden biri veya birkaçindan yararlanilir.
- ZIRAI MÜCADELE YÖNTEMLERI
KÜLTÜREL ÖNLEMLER
Bitki korumanin amaci, bitkileri hastaliklardan korumak, hastalanmalarina engel olmak ve hastalandiktan sonra da onlari tedavi etmektir. Bitkileri hastaliklardan korumak, tedavi etmekten hem daha kolay, hem daha ucuzdur. Kültürel önlemler normal ziraat islemleri olup yetistirme metotlarinin uygun bir sekilde degisimi ile zararli ve hastaliklarin içinde bulunduklari ortami onlara uygun olmayacak sekilde degistirmek suretiyle çogalma hizlarini ve zararini azaltmaktir.
Bitkisel üretimde zararlilardan meydana gelen ürün kayiplari (1) Etmen türüne (2) Etmenin saldiri siddetine (3) Konukçu bitki çesidine (4) Bitki yetistirme sistemine, (5) Eko-sistem içerisinde canlilarin karsilikli etkilesimlerine, (6) Iklim faktörlerine, (7) Bölgelere, (8) Yillara göre degisiklik göstermektedir. Bu kayiplar %100’e kadar ulasabilmektedir. Dogadaki canlilar arasinda dogal bir denge mevcuttur. Bu dogal denge içersinde canlilar arasinda gelisme, çogalma ve yayilma durumu, dogada bulunan mevcut Canli ve Cansiz bir çok etkene baglidir. Bu denge zararlilarla mücadelede kullanilan yöntemlerin yanlis uygulanmasina bagli olarak bozulabilmektedir. Mevcut yöntemler içinde kültürel uygulamalar öncelikle yapilmasi gereken islemler olup hem ucuz hem de uzun vadede dogaya ve çevreye en az zarar veren yöntemdir.
Kültürel Önlemler Nelerdir ; Kuvvetli ve saglikli bitki yetistirmek: Eger bitki saglikli yetistirilirse kendisini zararlinin etkisinden kurtarabilir. Bunun için, iyi bir toprak islemesi, kaliteli üretim materyali kullanilmasi, bitkinin kendi istekleri dogrultusunda uygun bir yerde yetistirilmesi sonucunda bitki, zararlilarin ortaya koyacagi zarari hosgörü ile karsilayabilir. Örnegin, kökleri iyi gelismis sebzelerde Bozkurtlar ve Telkurtlari gibi toprakalti zararlilari fazla zarar meydana getiremez.
- Saglikli Bitki Yetistirmek Için Neler Yapmaliyiz
Toprak Isleme: Toprak isleme, öncelikle bitkilerin gelismelerini hizlandiran, kök sisteminin iyi gelismesini ve kuvvetli bünyeli olmalarini saglayan bir kültürel önlemdir. Süphesiz kuvvetli ve saglam bünyeli bitkiler, zararli ve hastalik etmenlerinden daha az etkilenirler.
Bitki yetistirme yönünden oldugu kadar, özellikle yasaminin bir kismini larva döneminde toprakta geçiren zararlilara karsi toprak islemeleri ile son derece olumlu sonuçlar almak mümkündür. Mesela, Mayis böcegi, Fidan dip kurdu larvalari toprakta bulunur. Bunlarin larvalari açik hava sartlarina dayanamazlar. Bu sebeple, sürüm yaparak bu zararli larvalarinin toprak yüzeyine çikarilmasi ile ölmeleri saglanarak, mücadele edilmesi mümkündür. Diger taraftan toprak islemeleri ile bazi zararli böceklere barinak görevi yapan bitkiler ile bazi hastalik etmenlerine ara konukçu olan bitkiler de ortadan kaldirilmis olur.
Gübreleme: Gübreleme, bitkinin gelismesini saglamasi açisindan önemlidir. Ancak gübrelemenin tek yönlü degil dengeli bir sekilde yapilmasi gerekir. Böylece bitki saglam bünyeli gelisir zararlilardan dolayi daha az etkilenir. Örnegin, fazla azotlu gübrelemeler bitkilerde vegatatif gelismeyi artirir ve devamli körpe kalir. Bu bitkilerin hücrelerinin su miktari fazlalasir. Özellikle Yaprakbitleri, Beyaz sinek, Kabuklubitler ve Thrips’ler gibi bitki özsuyu ile beslenen böceklerin tercih ettigi ortam meydana gelmis olur ve bu böcekler asiri çogalip fazla zararli olurlar.
Potasli gübrelemeler, bitkilerin hücre çeperlerinin daha kalin olmasini sagladigindan bitkiler de saglam bünyeli gelisir. Yaprakbitleri, Beyaz sinekler, Kabuklubitler gibi böcekler bu durumda fazla zararli olamazlar. Bu nedenle belirtilen zararlilara karsi bitkilerin potasça zengin gübrelerle gübrelenmesi tavsiye edilir.
Ülkemizde selektör ve degirmen artiklari hiçbir islem yapilmadan hayvan yemi olarak kullanilmaktadir. Ancak, yabanci ot tohumlarinin pek çogu hayvanlarin sindirim sisteminde canliligini kaybetmeden diski ile disari atilmaktadir. Ayrica organik gübre elde etmek için hazirlanan kompost yiginlarinda bulunan tohumlar da canliliklarini koruyabilmektedir. Bu nedenle, iyi yanmamis hayvan gübresi ve kompost yiginlarinin tarlada kullanilmasi yabanci otlarin tarim alanlarina bulasip yayilmasina sebep olur.
Seyrek yetistirme: Seyrek yetistirme, bitkinin birim alandan daha fazla besin almasi bakimindan kuvvetli ve saglam gelismesini saglar. Sik yetistirilmis bitkiler zayif ve ciliz olurlar. Böyle bitkiler hastalik ve zararlilardan daha fazla etkilenirler. Sik dikimle rutubetli bir ortam olustugundan bitkiler hastaliklardan daha fazla etkilenirler.
Bazi böcekler, örnegin Kabuklubitler, Unlubitler rutubeti çok severler, günes isigindan hoslanmazlar. Bu nedenle sik dikilmis bahçelerde daha zararli olurlar. Iste bu yüzden bu gibi zararlilarla mücadelede seyrek dikim tavsiye edilir.
Sulama ve drenaj: Birçok hastalik, özellikle toprakta bulunan hastaliklar sulama suyuyla tasinabilir ve yeni temiz alanlara bulastirilabilirler. Sulama kanallarindan temin edilen suyun bu bakimdan sakincalari akildan çikarilmamalidir. Fazla su tutan topraklarda yapilacak drenaj, yüksek rutubetten hoslanan hastaliklarin zararini önemli ölçüde azaltir.
Bitkideki su düzeni, zararli saldirisinda da önemlidir. Birçok böcek, sulama sonunda yeni gelisme gösteren sürgünlere hücum eder ve yumurta birakir. Ayrica, fazla sulama ürünün yetisme süresini uzatir, bu da zararlinin daha fazla döl ve zarar vermesine sebep olur.
Drenaj, bitkilerin normal gelismesini saglayacak sekilde fazla olan taban suyunu ve topragin tuzlulugunu azaltmak için yapilir. Drenaj yaparak bazi toprakalti zararlilarinin zararinin önüne geçilebilir.
Temiz tohum, fide, fidan ve diger üretim materyalinin kullanilmasi: Temiz üretim materyali kullanmak, hastalik ve zararlilar yönünden önemlidir. Bazi zararlilar, hasattan tekrar dikime kadar tohum içerisinde kalir. Fasulye tohum böcegi ile bulasik fasulye tohumlarinin dikkatsizce ekimi sonucu çikan erginler saglam tohumlardan gelisen bitkilere zarar verir. Tohum temizligi; Tohum böcekleri, Bugday nematodu gibi tohumla tasinan zararlilarin tarlaya tasinmasini da önlemesi bakimindan önemli olan bir kültürel önlemdir. Fide köklerinde farkina varilmayan Kök ur nematodlari yeni dikilecekleri sahalara bulasir ve zarar verir.
Yabanci ot tohumlari ile karisik kültür bitkisi tohumlarinin ekimi, yabanci otlarin yayilmasina sebep olur. Yabanci otlarla mücadelede en önemli konu sertifikali tohum kullanmaktir.
Saglam ve kuvvetli bitki yetistirmede tohumun kalitesi önemlidir. Bazi hastaliklar tohumla tasinabilir. Tohum temizligi ile çimlenme gücü yüksek ve dolayisiyla kuvvetli bünyeli bitki yetistirilmis olur, bunun sonucunda da hastalik ve zararlilarin bulasmasi önlenebilir. Tohum temizligi ile yabanci ot tohumlarinin tarlaya tasinmasi önleneceginden, tarlada kuvvetli bitkilerin yetistirilmesi saglanmis olur. Ayrica üretim amaciyla kullanilan kalem, sogan, yumru, gövde ve kök sürgünleri de hastaliklar yönüyle temiz ve sertifikali olmalidir.
Gençlestirme ve budama: Meyve agaçlari gibi çok yillik bitkilerde yapilan normal budamalar ve gençlestirmek amaciyla yapilan budamalar, bitkilerin kuvvetli gelismelerini, dolayisiyla zararlilardan daha az etkilenmelerini saglar.
Budamanin, hastaliklarin dagilmasini önlemek için daima agaçlarin durgun döneminde yapilmasina dikkat edilmelidir. Ayrica, budama aletlerinin bitkiden bitkiye geçerken dezenfeksiyonu da çok önemlidir. Örnegin, Domates bakteriyel solgunluk hastaligi seralarda koltuk alma islemi sirasinda, bagda Kav hastaligi, bitkilerde kanser urlari vb. etmenler, budama esnasinda kolaylikla yayilabilecek hastaliklardir. Bu nedenle, kullanilan araçlarin sik sik dezenfekte edilmesi gerekir.
Budamada yapilan hatalar da böcek, fungus, bakteri saldirisi bakimindan çok önemlidir. Budamalar ya hiç yapilmamakta ya da agaci fizyolojik zayifliga ugratacak sekilde siddetli uygulanmaktadir. Ikinci durumda, böcek zararlari veya hastaliklar kendini göstermektedir. Bu sebeple, budamalar yapilirken budamanin siddeti ve budama zamani iyi belirlenmelidir.
Kullanilan alet ve ekipmanin temizligi: Topraktan geçen veya yapiskan maddelerle tasinan hastaliklar, kullanilan aletler ve insanlar yardimiyla tasinmaktadir. Ayrica, toplama ve budama sirasinda da tasinan hastaliklar vardir. Bütün tarimsal islemlerde kullanilan makaslar ve eller daldan dala, agaçtan agaca temas etmektedir. Bu sekilde bulasmalari önlemek için kullanilan aletlerin her kullanimdan sonra dezenfekte edilmesi gerekmektedir.
Rizom, stolon ve kökleriyle yayilan yabanci otlarin hasat ve toprak isleme aletlerine takilarak temiz alanlara tasinmasinda unutmamalidir ki bu aletlerin iyi temizlenmemis olmasinin rolü büyüktür.
- Dayanikli Çesitlerin Yetistirilmesi
Dayaniklilik, bir bitki çesidinin ayni yerde ayni yogunluktaki böcek saldirisindan etkilenmeyip, diger çesitlerden daha bol ve kaliteli ürün verme yetenegidir. Hastalik ve zararlilarla mücadelede hiçbir metot, zararli saldirisina dayanikli bitki çesitlerinin yetistirilmesi kadar büyük avantaj saglamaz.
Dayanikli bitkiler üzerine hassas bitkilerin asilanmasi, meyve agaçlari hastaliklarina karsi yillardir uygulanmaktadir. Önemli bag zararlilarindan Filoksera yerli omcalar da daha fazla zarar yaptigindan dayanikli Amerikan asmalari kullanilmalidir. Asmalarda, Filoksera ve Unlu bit’e karsi dayanikli çesitlerin yetistirilmesi ile elde edilen basarilar, bitki koruma sorunlarinin çözülmesinde dayanikli bitki kullanimina agirlik verilmesine neden olmustur.
- Ekim ve Dikim Zamaninin Ayarlanmasi
Bitki ekim dikim zamanlamasini iyi yaparak, üründe çogu zaman zararli tarafindan meydana getirilecek zarar önlenebilmekte ya da en az seviyeye indirilebilmektedir. Sonbaharda erken ekilen baklalarin, yaprakbiti saldirisindan geç ekilenlere oranla daha kolay kurtuldugu, misirin erken ekilmesinin Yesilkurt zararini azalttigi bilinmektedir. Süne ve Kimil erkenci hububat çesitlerinde daha az zarar yapar. Çünkü erkenci hububat çesitleri yapi olarak erken gelistiklerinden Süne ve Kimil erginleri kislaklarindan inip hububat tarlalarina geldiklerinde, zararlinin beslenmesinden iyi gelismis hububat daha az zarar görür. Ayni sekilde erkenci kiraz çesitleri Kiraz sinegi zararindan daha az etkilenir. Çünkü erkenci kiraz meyveleri, Kiraz sinegi erginlerinin çikmaya basladigi dönemde olgunlasip hasat edilmeye baslanir.
- Hasat Zamaninin Ayarlanmasi
Ürünün hasat olgunlugu dikkate alinmak kaydi ile böcek zarari en yüksek seviyeye çikmadan hasat edilmesi gerekir. Gecikme oldugunda zarar da artar. Örnegin, bugday gövdelerinde galeri açarak zarar meydana getiren Ekin sap kurdu için bulasik bugdayin hasadinin geciktirilmemesi gerekir. Aksi halde, zararli bugdayin sapini kesmeye devam eder, ürünün tümünde zarar meydana gelir.
Yoncada zararli Yonca hortumlu böcegi, birinci biçime kadar olan ürüne zarar verir. Bu nedenle biçimi, 10-15 gün evvel yapmak zarari önlemek için etkili bir yoldur. Ayni sekilde ekinlerin erken hasat edilmesiyle Süne zarari azaltilabilir. Pamukta erken ekim ve bunun sonucu erken hasat, pamuklarda Pembekurt zararinin az olmasini saglar.
Bir tarlada uzun süre ayni bitkinin yetistirilmesi sonucu, topragin tek tarafli olarak zayifladigi bilinmektedir. Üst üste yetistirilen bitkiler zayif gelisme gösterir ve zararlilardan daha fazla etkilenir. Ayrica, bu tarlalarda zararli yogunlugu artar. Bir tarlada devamli ayni bitkinin degil, o tarlada gelisebilecek ve zararlinin kendisine konukçu olarak seçmedigi baska bitkilerin nöbetlese yetistirilmesi, zararli yogunlugunu azaltilabilir.
Yabanci otlarla mücadelede rekabet yetenegi yüksek kültür bitkilerinin ekimi önemlidir. Örnegin, seker pancari, misir ve pek çok sebzeler rekabet yetenegi zayif olan bitkilerdir. Yabanci otlarin yogun oldugu alanlara bu bitkilerin ekimi zarari artirir. Ancak, bu alanlara kislik çavdar, arpa gibi rekabet yetenegi yüksek bitkilerin ekilmesi yabanci otlari baski altinda tutar zarar daha az olur.
- Bitki Artiklarinin ve Yabanci Otlarin Yok Edilmesi
Hastalik ve zararli ile bulasik bitki artiklarinin toplanip imha edilmesi, daha sonra yetistirilecek ürünün zarar görmesini önemli ölçüde azaltir. Yere düsen bulasik meyvelerin, bulasik bitki artiklarinin toplanarak tarla veya bahçeden uzaklastirilmasi, yabanci otlarin temizlenmesi koruyucu bir mücadele yöntemidir. Çünkü bu kalintilar, birçok zararli için kislama ve barinma yeridir. Örnegin, Misir kurdu kisi tarlada kalan misir saplari içinde geçirir. Pembe kurt kisi tarlada kalan veya yere dökülen kör, yani açilmamis pamuk kozalari içinde geçirir. Hasat sonrasinda tarlada kalintilarin bazi aletler yardimiyla parçalanip pullukla gömülmesi, bu zararlilarin yogunlugunu önemli düzeyde düsürür.
Ayrica sap, saman gibi hasat artiklarinda bol miktarda yabanci ot tohumu bulunur. Bu otlarin gelisi güzel tarlaya saçilmasi ya da tarlada birakilmasi yabanci otlarin yayilmasina sebep olur. Bu nedenle hasat artiklarini tarladan uzaklastirmak gerekir.
Bazi zararlilar yumurtalarini yabanci otlar üzerine birakir ve önce yabanci otta beslenir, sonra esas yetistirilen bitkilere geçer. Tarlalarda yabanci otlarin gerek biçilerek gerekse toprak islemeleriyle yok edilmesi ve gerekse yabanci ot ilaçlariyla yok edilmesiyle bu tür zararlilarin meydana getirecegi zararin önüne geçilmesini saglar.
Bitki artiklari ve yabanci otlar yakilarak yok edildiginde, faydali böcekleri de ortadan kaldirabilecegimizi unutmayalim.
- FIZIKSEL VE MEKANIK MÜCADELE
Bu mücadelede zararlilarin el, araç ya da makinalar kullanarak toplanmasi, öldürülmesi ya da davranislarinin bozulmasi gibi islemler yapilir. Uygulama dogrudan zararlinin üzerine yapildigi için kültürel mücadeleden farkli olup, koruyucu ya da düzenleyici bir yöntemdir.
Toplamak
Özellikle grup halinde yasayan zararlilar bulunduklari bitki ile birlikte kesilip toplanarak zararlarinin önüne geçilebilir. Örnegin, Akdeniz meyve sinegi, Elma iç kurdu gibi zararlilardan zarar görmüs meyveler yere dökülürler. Bu meyveler toplanip derin çukurlara gömülerek zararli yogunlugu önemli ölçüde azaltilabilir. Altin kelebegin kisin agaçlar üzerinde bulunan kislik yuvalarinin dal makasi ile kesilerek toplanmasi ve bahçeden uzaklastirilmasi, Amerikan beyaz kelebegi ile bulasik agaçlar üzerinde ag içinde bulunan larva kümelerinin kesilip imha edilmesi ve Elma agkurdu larvalari ilkbaharda toplu olarak beslenirken toplanip yok edilmesi mekaniksel bir mücadeledir. Ayrica Elma gövde kurduna karsi kabuk altindaki larvalar, kis döneminde biçakla temizlenmeli ve bu islemler sirasinda açilan yaralar macunla kapatilmalidir.
Engelleme
Zararlilarin meydana getirecekleri zararlari hendek, çit, yapiskan macun, örtü, çinko levhalar kullanarak azaltmak mümkündür. Örnegin domuzlara karsi bahçelerin kenarlarina hendek kazilir veya çit gerilerek zarari önlenebilir. Hendekler göç eden kanatsiz zararlilarda da uygulanabilir. Daha sonra hendek içerisinden zararlilar toplanarak yok edilir.
Geçmis yillarda çekirge salginlarinda hareketlerinin önlenmesi için çinko levhalardan yapilan setlerin kullanildigi ve bu setlerin önünde toplanan çekirgelerin imha edildigi bilinmektedir.
Kuslari uzaklastirmada rüzgarla hareket eden renkli seritler, kusaklar ve özel aglar kullanilmaktadir. Son yillarda, günes isigini yansitici özellikte olan alüminyum folyodan yaprakbitlerini bitkilerden uzaklastirmada yararlanilmaktadir. Böylece yaprakbitlerinin hem dogrudan zarari önlenmekte, hem de bitki virüs hastaliklarini nakletmeleri engellenmektedir.
Tuzaklarla Yakalama
Tuzaklar, zararlilara karsi mücadelede dogrudan veya dolayli olmak üzere iki sekilde kullanilir.
Mücadele zamaninin belirlenmesinde tuzaklardan yararlanilir. Örnegin, Elma içkurdu, Salkim güvesi, Zeytin sinegi ve Akdeniz meyvesinegi gibi zararlilarin ergin uçuslari, cezbedici maddelerin konuldugu tuzaklar yardimiyla izlenerek bu zararlilara karsi en uygun mücadele zamani saptanir.Tuzaklar, zararlilara karsi mücadelede dogrudan zararli yogunlugunu azaltmak amaciyla kullanilir. Tuzaklar yardimiyla zararlilar kitle halinde yakalanabilirler.
Böcekleri yakalamak, tuzaga düsürmek için çesitli teknikler gelistirilmistir. Çesitli tuzak tipleri vardir.
Yapiskan tuzaklar: Çok küçük uçucu böcekler ile alt kanatlari olmadigi için uçamayan böceklere karsi bazi yapiskan maddeler tuzak olarak kullanilir. Örnegin, Bag maymuncuguna karsi omcalarin gövdelerine çepe çevre 8-10 cm genisliginde yapiskan bir macun kusak halinde sürüldügünde, Bag maymuncuklari omca üzerine çikislari ve kök bogazina inisleri sirasinda bu yapiskan macuna yapisip kalirlar. Böylece yapisip kalan böcekler 2-3 günde bir temizlenmelidir.
Tuzak yemler: Böcekler için bazi cezbedici maddeler, örnegin pekmez, melas, sarap tortulari ve sirke gibi maddeler genellikle zehirli maddelerle birlikte kullanilir. Böylece böcekler bir yere toplanir ve zehirli maddenin etkisiyle de ölür. Sonuçta, hem ilaçlama masraflarindan tasarruf saglanmis hem de dogal denge yapilan kismi ilaçlama ile korunmus olur.
Kislak tuzaklari: Bazi böceklerin kislamasi için tuzaklar hazirlanir ve bunlar kis sonlarinda toplanarak, üzerinde veya içinde toplanmis olan böcekler öldürülür. Örnegin Danaburnu ‘na karsi sonbaharda sebze bahçelerinde 20-30 cm toprak derinligine 1-2 kürek at gübresi konulur ve üzeri toprakla örtülür. Üzerine isaret olmasi için bir kazik çakilir. Danaburnu kislamak için buraya toplanir. Kis sonlarinda buralar açilarak Danaburnu toplu olarak imha edilir.
Renk tuzaklari: Böceklerin renklere egiliminden yararlanmak amaciyla gelistirilmistir. Birçok böcek türü, sari renge duyarli oldugundan genellikle sari renkli tuzaklar kullanilir. Levha veya silindir seklinde olup üzerlerine yapiskan bir madde sürülür. Böylece sari renge yönelen böcek hizla tuzaga çarpar ve yapisir. Örtü altinda yetistirilen sebzelerde Beyaz sinek ve Yaprak galeri sinegi mücadelesinde bu tuzaklar kullanilir. Seraya fide dikimi ile birlikte, ilk ergin uçusunu belirlemek üzere dekara 1 adet sari yapiskan tuzak yerlestirilir. Ilk ergin uçusu belirlendikten sonra toplu tuzaklama (yakalama) amaciyla 3 metre araliklarla çapraz olarak dekara 116 adet tuzak asilir. Kiraz sinegine karsi, yogunlugun düsük oldugu bahçelerde sari renk tuzaklariyla kitlesel tuzaklama yapilarak ilaçlamaya gerek kalmadan mücadele yapilabilir.
Kapanlar: Fare ve kör fare için kullanilir. Bunlar yayli bir mandal vasitasiyla yakalayici veya hapsedici niteliktedirler. Kör fare kapanlari, Körfare’nin toprak içindeki galerisi açilarak agzina kurulmus kapan yerlestirilerek kullanilir. Isiktan rahatsiz olan Körfare deligi kapatmak amaciyla geldiginde kurulmus mandalin kurtulmasiyla kapana yakalanir.
Solarizasyon
Topragin günes sicagi kullanilarak dezenfekte edilmesidir. Bu yöntem hastaliklara, toprak böceklerine seralarda nematodlara ve yabanci otlara karsi etkili olur. Toprak solarizasyonunda bes temel ilke vardir.
- -Solarizasyon sicakligin en yüksek oldugu ve günes isiginin en yogun oldugunda yapilmalidir.
- -Solarizasyon için toprak su ile doyurulmus olmalidir.
- -Solarizasyonda kullanilacak polietilen örtü saydam ve 25-30 mikron kalinlikta olmalidir.
- -Solarizasyon uygulamasi süresi 4-6 hafta olmalidir.
- -Toprak yüzeyi düzgün olmalidir.
Suya Daldirma
Özellikle tohum böcekleri için kullanilir. Tohumlar ekilmeden önce suya batirilir. Bulasik olanlar hafif olduklarindan su yüzünde kalirlar ve bunlar ayrilarak ekim yapilir.
Malçlama
Herhangi bir materyalle toprak yüzeyinin örtülerek yabanci ot tohumlarinin öldürülmesi islemidir. Uygulamada, kültür bitkisi yetistirilecek alan siyah plastik örtülerle ya da isik geçirmeyen baska materyallerle kapatilarak yabanci otlarin isiklanmasi engellenir. Çilek yetistirilen alanlardaki tek yillik yabanci otlarin mücadelesinde etkilidir.
- KANUNSAL MÜCADELE (YASAL ÖNLEMLER)
Ülkemizde bulunmayan tehlikeli hastalik ve zararlilarin yurda girmesini önlemek, mevcut olanlarin da diger temiz bölgelere yayilmasini engelleyici önlemlerin alinmasi ve aldirilmasi için çikarilan kanunlar ve yönetmeliklerle yapilan mücadeleye Kanunsal Mücadele denilmektedir. Yurdumuzun herhangi bir yöresinde bulunan zararli ve hastalik etmenlerinin baska bölgelere tasinmasini ve bulasmasini engellemek amaciyla alinan önlemlere Iç karantina önlemleri denir. Ülkemizde bulunmayan hastalik ve zararlilarin yurt içine girmelerini engellemek amaciyla, yurtiçine girecek herhangi bir bitkisel ürün veya tohum Tarim Bakanligi’nin ilgili kuruluslari teknik elemanlarinca, Yurt içine girmesi yasak olan hastalik ve zararlilar yönüyle incelenir ve temiz olduklari anlasildiginda bir sertifika ile izin verilir. Yurda girmesi yasak olan hastalik ve zararlilarin Ülkemiz’e girmesini engellemek amaciyla alinan önlemlere dis karantina önlemleri denir.
Zararlilarin yasayisi ve davranislari üzerine etkili olan bazi dogal veya yapay maddeler kullanarak zararlilarin normal davranis özellikleri bozulmak suretiyle uygulanan yöntemlere Biyoteknik yöntemler denir. Bu amaçla, bazi dogal ve sentetik bilesiklerden yaralanilir. Bunlardan en fazla kullanilani feromonlardir. Zaralilarin yogunluklarini izleyip mücadeleye karar vermede kullanilir. Bunun için gelistirilmis tuzaklardan yararlanilir. Örnegin, Elma içkurdu, Erik içkurdu, Dogu meyve güvesi, Salkim güvesi, Misir kurdu, Yaprak büken gibi zararlilara karsi Yurdumuzda dahil olmak üzere, birçok ülkede kullanilmaktadir.
Zirai mücadelede, feromonlu ve cezbedici tuzaklar tarla veya bahçelere belli araliklarla yerlestirilerek zararlilar kitle halinde yakalanarak yogunluklari azaltilabilir.Feromonlarin dogal düsmanlara, bal arilarina, tozlayici böceklere, omurgali hayvanlara ve insanlara zararli etkileri yoktur. Elma gövdekurdu’na karsi cezbedici tuzak kullanilarak kitlesel tuzaklama ile biyoteknik mücadele yapilabilmektedir. Bes agaca 1 adet pekmezli besi tuzagi asilarak, üst üste 2 yil kitlesel tuzaklama yapilarak bu zararliyla kolaylikla mücadele edilebilmektedir.
Genel anlamda, biyolojik mücadele kisaca “bir canlinin diger bir canliya karsi kullanilmasidir”. Kültür bitkilerinde zarar yapan böcek, hastalik etmeni ve yabanciotlara karsi, onlarla beslenerek yasamini sürdüren dogal düsmanlarinin kullanilarak yogunluklarini azaltmak için yapilan islemlerdir. Bilindigi gibi, dogada mevcut bu canli etmenler zararliyi dengede tutmaktadir. Biyolojik mücadele etmenleri dedigimiz bu canlilara, yetistirilen bitkilerin zararlilari açisindan dogal düsmanlar adi verilir. Çünkü bunlar zararlilara saldirarak onlarin yogunluklarini azaltirlar. Insanlar açisindan ise bu canlilara yararlilar denir. Bu etmenler, avci ve asalak böcekler, faydali akarlar, bakteriler, virüsler, funguslar, kuslar vb. canlilardir. Bunlar, insanlara zararli olan böceklere saldirdiklarindan ve onlarin yogunluklarini azalttiklarindan insanlara yarar saglamis olurlar.
Biyolojik mücadelenin avantajlari:
- -Dogal dengeyi koruyucudur.
- -Çevre ve insan sagligina olumsuz etkisi yoktur.
- -Mücadele masraflari azalir ve ekonomik tasarruf saglar.
- -Ilaç kalintisi olmayan ürün elde edilmesini saglar.
- -Süreklidir.
Dogal düsmanlarin korunmasi için bahçe kenarina bunlara barinak saglayan rüzgar kiran veya çit bitkilerinin dikilmesi gibi hususlar önemlidir.
Bitki hastalik ve zararlilarina karsi kullanilan ilaçlar da dogal düsmanlara zarar verebilir. Bu nedenle ilaçlama yapmak gerektiginde ruhsatli dogal düsmanlara en az zararli ilaçlari seçilmelidir.
Tarladaki bitki artiklarinin yakilmasi da dogal düsmanlara zarar verir. Tarladaki bitki kalintilarinin yakilmasi yerine toplanip bir yere yigilmasi, yoncanin 15-20 gün arayla serit halinde biçilmesi dogal düsmanlarin korunmasini saglar.
Bir çok bitkide hastalik, zararli ve yabanciot sorunu bazen yalniz biyolojik mücadele etmenleri ile tek basina tamamen çözülememektedir. Bazen kimyasal mücadele yöntemiyle desteklememiz gerekebilir. Kimyasal mücadeleyi bilesiminde bulunan zehirli kimyasal maddelerle, hastalik ve zararlilari yok etmek için yapilan mücadele seklinde tanimlamaktayiz.
Kullanilan bu zehirli kimyasallara ilaç adi verildigi için ilaçli mücadele de denilebilir.
Ilaçlar, bitkiler üzerine püskürtüldükten sonra genellikle sicaklik, isik, yagis gibi çevresel etkiler nedeniyle zehirliliklerini zaman içinde kaybederler. Belirli bir süre sonra zehirli kalinti miktari insan sagligi için zararsiz bir seviyeye düser. Ilacin kullanimindan sonra ürünler üzerindeki kalinti miktarinin insan sagligi için zararsiz seviyeye düsmesi için geçmesi gereken süreye bekleme süresi denir. Ürünler, gün olarak verilen bu süre geçmeden hasat edilmemeli ve tüketilmemelidir. Bu nedenle, bekleme süresi, ilacin son kullanimi ile ürünün hasadi arasinda geçmesi gereken süre olarak da tarif edilir. Bu süre, her ilacin etiketinde (üzerinde) yazilidir. Ilaçlarin bekleme süresinin mümkün oldugunca uzun olmasi gerekir. Böylece, ürünler üzerindeki ilaç kalinti miktari en aza ve dolayisiyla zararsiz seviyeye indirilmis olur.
Hastalik ve zararlilara karsi kullanilacak ilaçlar, daima o hastalik ve zararliya karsi ruhsatli olmalidir. Kullanilacak ilaçlar, kullanma dozlari, kullanma zamanlari ile ilgili bilgiler en yakin Tarim Ilçe veya Tarim Il Müdürlügünden alinmalidir.
Kimyasal mücadele, mücadele yöntemleri içinde en son basvuracagimiz yöntem olmalidir. Herhangi bir zararliya karsi ilaçli mücadele yapilacak ise O zararliyi hedef alan uygun ilaçla, uygun dozda ve en uygun zamanda yapilmalidir.
Günümüzde insan sagliginin, çevrenin ve doganin korunmasi ön plana çikmistir. Bu nedenle, zirai mücadelenin, bütün bu etmenleri dikkate alinarak yapilmasi zorunluluk haline gelmistir. Bu da ancak, biyolojik mücadele basta olmak üzere, kimyasal mücadeleye alternatif yöntemler ve Entegre mücadele uygulamak suretiyle saglanabilir. Tarimsal zararlilara karsi mücadele çogunlukla kimyasal mücadele olarak anlasilmaktadir. Alternatif mücadele yöntemleri ile kontrol altina alinabilen hastalik, zararli ve yabanci otlara karsi, kimyasal mücadele tavsiye edilmemektedir. Sayet kimyasal mücadele yapilmasi zorunlu ise; dogal düsmanlara, insanlara ve çevreye yan etkisi düsük olan, çevre dostu ve spesifik ilaçlar önerilmelidir. Ancak, kimyasal mücadelede ilaç kullanimi yayginlastikça ortaya birçok sorunlar çikmaktadir.
Bu sorunlar asagidaki gibi özetlenebilir.
- -Ilaçlar, zararlilar arasinda var olan dogal dengeyi bozar,
- -Insan ve sicak kanlilarda zehirlenmelere neden olur.
- -Dogal düsmanlara (faydali böceklere) zarar vererek zararlilarin artmasina neden olur.
- -Topraga, havaya, suya karisarak çevre kirliligine yol açar,
- -Hastalik, zararli ve yabanci otlarin zamanla ilaçlara karsi dayaniklilik kazanmalarina neden olur.
- -Ürünlerde kalinti birakir; bu durum iç ve dis satimda sorun yaratir.,
- -Ilaç fiyatlarinin pahali olmasi nedeniyle gereksiz yapilan ilaçlamalar masraflari dolayisiyla ürünün maliyetini artirir,
- -Hedef olmayan bal arilari, tozlayici arilar, kuslar, baliklar ve suda yasayan diger canlilari olumsuz yönde etkiler.
- -Gelisigüzel ve yogun olarak yapilan ilaçlamalar sonucunda bu zararlar daha da artar.
Bütün bu olumsuz etkileri en aza indirmek, içinde yasadigimiz çevreyi korumak için daha ekonomik ve ekolojik yeni yöntemler gelistirilmistir. Gelistirilen bu yöntemlerden entegre mücadele, belirli bir alanda bulunan hastaliklar, zararlilar ve yabanci otlarin mücadelesinin ayri ayri degil, hepsinin birlikte, birbirini tamamlayacak sekilde uygulanmasidir.
Entegre mücadelenin yararlarini su sekilde özetleyebiliriz;
- -Bol, kaliteli ve ilaç kalintisi bulunmayan ürün elde edilmesini saglar
- -Zararlilarin, kullanilan ilaçlara karsi direnç olusturmasini önler
- -Ilaçlama sayisini ve ilaç tüketimini azaltir. Buna bagli olarak mücadele masraflari azalir ve ekonomik tasarruf saglar
- -Insan sagligini ve çevreyi korur
- -Zararlilarin yogunlugunun artmasini engelleyen faydali böceklerin korunmasini saglar
- -Entegre mücadelede hastalik etmenleri, zararlilar ve yabanci otlarin tamamen ortadan kaldirilmasi degil, bunlarin yogunluklarinin ekonomik zarar seviyesinin altinda tutulmasi esastir.
- -Entegre mücadelede; yetistirilen bitkide en çok zarar yapan ana hastalik, zararli ve yabanci otun mücadelesi esas alinarak uygulanir,ancak diger zararlilar da göz ardi edilmez.
- -Entegre mücadelede; dogada mevcut faydali böceklerin korunmasi ve desteklenmesi esastir.
Ülkemizde su anda bir çok kültür bitkisinde Entegre mücadele teknik talimati bulunmaktadir. Bu konuda bilgi almak isteyen üreticiler, Tarim Il Müdürlükleri Bitki Koruma Subelerine basvurabilirler.