cheap air jordans|pompy wtryskowe|cheap huarache shoes| bombas inyeccion|cheap jordans|cheap air max| cheap sneakers|wholesale jordans|cheap china jordans|cheap wholesale jordans|cheap jordans|wholesale jewelry china
Sedef Tarim Mühendislik
Güvenli Alışveriş Müşteri Hizmetleri Banka Hesaplarımız Garanti / İade Ödeme / Kargo
Şifremi Unuttum ! Üye Ol !
ANA SAYFA HAKKIMIZDA ÜYE OL FOTO GALERİ İLETİŞİM
ORGATECH SIVI BiTKi BESLEME
CUPRAX Kaplamali Bakir
Sivi Gübreler
Mantar Ilaçlari
Herbisitler(Ot Ilaçlari)
Insektisitler(Böcek ilaçlari)
Bitki Gelisim Düzenleyicileri
HIYAR YETISTIRICILIGI HIYAR BAKIMI HIYAR HASTALIKLARI
ÖRTÜALTI HIYAR YETISTIRICILIGI   Hiyar seralarda yetistirilen en öneml...
Domates Fidesi Domates Yetistiriciligi
Domates ülkemizde en çok üretilen ve tüketilen sebzedir. Dünyada taze olarak, ye...
Eksi 30 derecede domates yetistiriciligi
Eksi 35 Derecede Üretilen Ilk Salkim Domatesler ; Serhat Kalkinma Ajansi’nin (SE...
Ödemisli çifçiye fidan dagitimi
Ödemisli Üreticiye 117 Bin Fidan Dagitildi ; Izmir Büyüksehir Belediyesi Tarim D...
Tarim Ve Kirsal Kalkinmayi Destekleme Kurumu
Tarim Ve Kirsal Kalkinmayi Destekleme Kurumu (tkdkTarim ve Kirsal Kalkinmayi Des...
Çelik Alma Zamani Ve Köklendirme Yöntemleri
Çelik Alma Zamani Ve Köklendirme YöntemleriMEYVE AGAÇLARINDAN ÇELIK ALMA ZAMANI....
Zirai Mücadelenin Tanimi ve Mücadele Yöntemleri
Zirai Mücadelenin Tanimi ve Mücadele YöntemleriZirai Mücadele Nedir?Bitkisel Üre...
Danaburnu Zararlisi (gryllotalpa Gryllotalpa)
Danaburnu(Gryllotalpa Gryllotalpa) TanimiZararlinin vücudu kadife gibi kisa...
Ambar Zararlilari
Ambar zararlilari söz konusu oldugu zaman kuru meyve kavrami oldukça genis ...
BITKI KORUMA SINAVI
Bitki Koruma Ürünleri Bayi Ve Toptancilik Sinavi Konulari  a) Bitki ko...
Azotlu Gübreler
AZOTLU GÜBRELERBitkiler için mutlak gerekli gübrelerden en önemlisi azotlu gübre...
Örtü Alti Yetistiriciligi
Örtüalti Yetistiriciligi...Dis iklim faktörlerinin etkisini kaldirarak, gerekli ...
Bitki Zararlilarinin Latince Adlari
Bitki Zararlilarinin Latince Adlari1 A. Fistigi ( Pistacia vera ) 2 Abdestb...
Sebze Zararlilari
Tohum böcekleri146 kbBiber Galsinegi (Asphondylia Capsici)119 kbSebzelerde Bozku...
Bitkisel yaglar ve faydalari
A'dan Z'ye Bitkisel Yaglar Ve Faydalari Aci Elma (Adaçayi) Yagi Ve Faydalar...
Antep Fistigi Kabuguyla Teknolojik Bir Yenilik Daha
Türkiye’nin ilk ve tek ekolojik binasinda antepfistigi kabugundan enerji üretile...
MEVSIMLERE GÖRE MEYVELERIN FAYDALARI
MEVSIMLERE GÖRE MEYVELERIN FAYDALARI KIS MEYVELERI VE YARARLARI Portak...
Toprak Ve Bitki Analizleri
Çiftçilerin sezon boyunca yetistirdigi ürünler için yaptigi maddi harcama, dogru...
Bitki Koruma Ürünleri Bayiligi ve Tarimsal Ilaçlarin Satisi Baslamistir.
Bünyemizde tarimsal mücadele ürünleri tarimsal ilaçlarin satisi gerçeklestirilme...
Kapida Ödeme Gönderilerimiz Baslamistir.
KAPIDA ÖDEME KOLAYLIGI ILE TÜM MÜSTERILERIMIZE HIZMET VERMEKTEYIZ.HAVALE / EFT k...
Potasyum Gübreleme
Potasyum gübresi ekim öncesi veya ekim dikim sirasinda uygulanabilir. Yetistirdi...
Fosfor Gübreleme
Fosfor gübresi ekim öncesi veya ekim dikim sirasinda uygulanabilir. Yetistirdigi...
Azot Gübreleme
Bitkiler için sonbaharin geç dönemlerin de azotlu(seket gübre,nitrat) gübreleme ...
Organik Gübreleme
Organik gübrelerden leonardit çiftlik gübresine göre yaklasik 50 kat daha organi...
  • Siparisim elime ne zaman ulasir?
  • Haftasonu Siparisleri
  • Stok Sorunlari
  • Hatali / Eksik Siparisler
  • Toptan Satis
  • Mesafeli Satis Sözlesmesi
  • Telefon Siparisleri
  • Bizden Haberler
    Çelik Alma Zamani Ve Köklendirme Yöntemleri

    Çelik Alma Zamani Ve Köklendirme Yöntemleri

    MEYVE AGAÇLARINDAN ÇELIK ALMA ZAMANI...

    Yilin herhangi bir zamaninda çelik hazirlamak mümkündür. Ancak, kisin yapragini döken bitkilerde odun çelikleri kis dinlenme dönemi içinde, yaprakli yesil çelikler ise henüz tam odunlasmamis. Sürgünlerden büyüme mevsiminde hazirlanirlar.Odun çelikleri yaprak dökümünün hemen öncesinden, ilkbaharda tomurcuklarin kabarmasina kadar geçen dönem içinde her zaman hazirlanabilirler. kolay köklenme egilimindedirler. Örnegin kirazlarda, odun çeliklerinin çok zor köklenmelerine karsin, birçok çesitte yesil çeliklerle iyi bir köklenme saglanmaktadir. Yesil çelikler ilkbaharda mümkün oldugunca erken alinmalidir. Ancak bu dönemde yapraklar tam iriligini almis ve sürgünler olgunlasmis olmalidir.

    Kök çeliklerinin hazirlanmasinda da zaman önem tasimaktadir. Örnegin, kirmizi ahududularda yaz aylarinda alman kök çeliklerinde hiç basari elde edilemezken, sonbahardan kisa dogru olan dönemlerde alman çeliklerde basari, zamandaki ilerletmeye paralel artmaktadir.

    Çeliklerde Köklenmeyi Etkileyen Dissal Faktörler

    1. Köklenme ortami; Çelikleri köklendirmek amaciyla kullanilan ortamlarin havalanma, isinma, su tutma ve katyon degisim kapasitesi ile hastaliklar ve zararlilarla bulasik olma durumlari farkli oldugundan, ortamlara göre köklenme orani ve meydana gelen köklerin yapisi degisebilmektedir. Köklenme ortaminin, hafif yani çabuk ismabilen, geçirgen ve kolay havalanabilen yapida olmasi, ayni zamanda hastalik ve zararlilardan ari olmasi gerekir. Köklenme baslangicina kadar ortamda azot kaynagina gerek yoktur. Köklendirme amaciyla saf veya karisim halinde toprak, kum, turba (peat), perlit ve vermikulit gibi maddeler kullanilmaktadir. Bazi kolay köklenen bitkilerde ise su tek basina köklendirme ortami olarak kullanilabilir. Ancak bu durumda iyi bir havalandirma gereklidir. Yaygin olarak kullanilan köklendirme ortamlarinin bazi özellikleri asagida kisaca verilmistir.

    Kum: Yaygin olarak kullanilan, ekonomik olarak saglanabilen bir ortam olup iyi bir kök gelisimi saglamaktadir. Ancak su tutma kapasitesi düsük oldugundan sik sulamayi gerektirmektedir. Organik madde ve besin kapsami ya çok azdir veya hiç yoktur.

    Genellikle hastalik etmeni tasimamaktadir. Besin maddesi kapsami çok az oldugu için, çelikler körlendirildikten hemen sonra ya baska bir ortama sasirtilmali, ya da yeterli gübreleme yapilmalidir.

    Turba (peat-moss): Yüksek düzeyde organik madde içeren bu materyalin su tutma kapasitesi yüksek ve havalanmasi iyidir. Yüksek düzeyde azot ihtiva eder. Ancak kuma göre oldukça pahalidir. Son yillarda saf ya da karisim halinde köklendirme ortami olarak yaygin sekilde kullanilmaktadir.
    Asit karakterli olanlari ise özellikle çay ve yaban mersinlerinin (blueberry) çogaltilmasinda kullanilmaktadir.

    Perlit: 
    Volkanik orijinli, gri-beyaz bir mineraldir. Ham materyalin ögütüldükten sonra 760°C de patlatilmasi sonucu köpük benzeri bir yapi kazanir. pH'si 6-8'dir. Yüksek su tutma kapasitesinin yamsira, havalanmasi iyidir. Inorganik besinler ve organik madde içermez. Bu özellikleri nedeniyle karisim halinde kullanilir. Diger materyallere göre pahali olmasina ragmen steril olmasi, kullaniminin kolay olmasi ve iyi köklenme saglamasi nedeniyle yaygin olarak kullanilmaktadir.

    Toprak:
    Bu amaçla özellikle tinli topraklar basarili olarak kullanilmaktadir. Çelik köklendikten sonra ortam içinde belirli süre kalabilmektedir. Süt ve kum karisimlari, her iki ortamin uygun özelliklerini tasiyan bir ortam olusturmaktadir. Süt, yüksek azot kapsami ve su tutma yetenegine sahiptir. Ancak iyi havalanmaz, köklenme için daha uzun zaman gereklidir. Ayrica hastaliklar ve zararlilar nedeniyle pastörizasyon veya fumigasyon gereklidir.

    Son yillarda çeliklerin köklendirmesinde topraksiz karisimlar tercih edilmektedir. Bunlar arasinda kum, perlit ve turbadan olusan karisimlar daha basarili sonuç vermektedir.

    2. Sicaklik: 
    Köklenme ortamlarinda, kök bölgesindeki sicakligin 24°C dolayinda tutulmasi, hücre bölünmesini tesvik ederek köklenmeyi kolaylastirmaktadir. Bu sicaklik seralarda taban isitma sistemlerinin kullanilmasi ile daha kolay saglanmaktadir. Ancak sisleme altinda yapilan köklendirme süresince hava sicakliginin ortam sicakligindan daha düsük tutulmasi gereklidir. 

    4.Isik: 
    Çeliklerde köklenme üzerinde isigin etkisi, çelik tipine göre degismektedir. Kisin yapragini döken meyve türlerinin, yeterli oksin ve besin maddesi depolamis odun çeliklerinde, en iyi köklenme karanlikta olmaktadir. Buna karsin yaprakli çeliklerde oksin ve karbonhidrat sentezinin rolü nedeniyle, isik dolayli olarak köklenmeyi olumlu yönde etkilemektedir. Eger oksinler disardan saglanirsa, isigin varligi köklenme üzerine engelleyici etki yapmaktadir. Isik kaynagi olarak, 1500-2000 lüks isik siddeti veren, beyaz floresan lambalar olumlu sonuç vermektedir.


    Çeliklerde Köklenmeyi Uyarici Özellikler ve Uygulamalar

    1. Çelik üzerinde tomurcuk ve yapraklarin varligi: 
    Çelik üzerinde bulunmasi köklenmeyi uyarici etki yapmaktadir. Bu olumlu etki, yapraklarda karbonhidratlarin sentezlenmesine, tomurcuklarin ise oksin kaynagi olmasina baglanmaktadir. Çelik üzerinde bulunan tomurcuk ve yapraklar, karbonhidratlar ve oksinlerle birlikte, tasinabilen ve köklenme üzerinde olumlu etkisi bulunan faktörlerin de kaynagidir.

    2. Polarite: 
    Dal çelikleri, sürgünün ucuna yakin olan kisimda
    sürgün, dibe yakin kisminda ise kök olustururlar. Bu duruma polarite
    denilmektedir. Çeligin durumunun degistirilmesi, yani ters çevrilerek
    dikilmesi, kök ve sürgün olusan yerleri degistirmez. Kök çeliklerinde
    ise tersi durum söz konusudur.

    3. Yaralama: 
    Çeliklerde yaralama sonucunda, yara kenarlari
    boyunca olusan yara dokusu (kallus) nedeniyle kök olusumu daha
    fazla olmaktadir. Yaralama ile yaralanan kisimdaki hücreler,
    bölünmeye ve yeni kök taslaklari olusturmaya tesvik edilmektedir. Bu
    durum, yaralanan bölgede hormon ve karbonhidratlarin dogal olarak
    birikmesine baglanmaktadir.

    4. Büyümeyi düzenleyici maddeler:
    Oksinlerin çeliklerde köklenmeyi uyardiginin anlasilmasindan sonra günümüze kadar bu maddeler saf ve karisim halinde birçok bitki türüne ait çeliklerin köklendirilmesinde basari ile kullanilmaktadir. Bu amaçla kullanilan oksin yapisindaki maddeler, tek dogal oksin olan Indol-3- Asetik asit (IAA) ile sentetik oksinler olan îndol-3-Bütirik asit (IBA), 1-Naftalenasetik asit (NAA), 2-4 Diklorofenoksiasetik asit (2,4-D) dir. Bunlar arasinda en basarili sonuçlar IBA uygulamalarindan elde edilmistir. Son yillarda özellikle IBA ve NAA'in karisim halinde kullanilmasi giderek yayginlasmaktadir. Ancak bitki türü ve çelik tipine göre, en uygun uygulama sekli ve dozu, denemelerle tespit edilmelidir. Günümüzde köklenmeyi uyarici hormon yapisindaki maddeler, çeliklerin 1-1,5 cm'lik dip kisimlarinin seyreltik (500 ppm'e kadar) çözeltilere 12 saat, yogun (500-10.000 ppm) çözeltilere 5 saniye süreyle daldirilmasi seklinde yapilmaktadir.

    ÇELIKLE ÜRETIM

    1. ÇELIKLE ÜRETIM
    Köklü birey elde etmek için anaç bitkilerin gövde, dal, kök ve yapraklarindan kesilerek hazirlanan parçalara çelik, bu parçalarla yapilan üretime de çelikle üretim denir.

    1.1. Çelik Alma

    1.1.1. Anaç Bitkinin Özellikleri
    Çelik alinacak bitkide köklenmenin iyi ve çabuk olmasi için istenilen bazi özellikler vardir. Bu özellikleri su sekilde açiklayabiliriz:

    Anaç bitkinin beslenmesi: Alinan çeliklerin köklenme ve sürgün verme oranini bitkinin beslenme durumu önemli ölçüde etkilemektedir. Genellikle en uygun çelik materyali karbondihrat orani yüksek olan bitkilerde, gövdenin sertligine bakilarak saptanir. Karbonhidrat orani düsük olan çelikler, yumusak ve esnek olup köklenme yetenekleri azdir. Genellikle bu tip çelikler kök ve sürgün vermeden çürürler. Karbonhidrat kapsami yüksek, azot kapsami düsük olan çeliklerde köklenme daha yüksek olmaktadir. Bu tip çelikler iyi gelismis sert, zor egilen, büküldügünde kirilan piskinlesmis çeliklerdir.

    Anaç bitkiden alinma yerleri: Bazi orman gülü ve disbudaklarda yan dallardan alinan çelikler, öz kismi genis yer kaplayan ana sürgünlerden alinan çeliklerden daha iyi köklenirler. Dikey büyüme gösteren bitki türlerinde çeliklerin dik büyüyen tepe sürgünlerinden alinmasi gerekir.

    Çelik alinacak anaçlar saglikli olmali: Çelik alinacak anaçlar her türlü hastalik, don, kuraklik ve zararlardan etkilenmemis saglikli ve iyi gelismis bitkiler olmalidir. Bazi durumlarda asiri derecede gelismis kalin dallardan gövde çelikleri alinmasi istenmez. Özel anaç parselleri olusturarak fidanliklarda çelik alinir. Bu parsellerde kültürel islemler düzenli olarak yapildiginda bol miktarda bir örnek çelik alinabilir.

    Anaç bitkinin yasi: Çelikleri kolay köklenen bitkilerde anaç bitkinin yasi önemli degildir. Ancak köklenmesi zor olan bitkilerde bitkinin yasi çok önemlidir. Genellikle genç bitkilerden alinan çelikler yasli ve olgun bitkilerden alinan çeliklere oranla daha çabuk köklenirler.

    Anaç bitkinin besin durumu: Anaç bitkiye verilen azot miktari azaltilarak tam günes isigi altinda yetisen bitkilerden çelik alinmalidir.

    Anaç bitkiden çelik alma zamani: Çelikler anaç bitkiden, erken saatlerde, bitki henüz turgor hâlindeyken alinmalidir.

    1.1.2. Çelik Alma Zamani
    Genel olarak yilin her mevsiminde çelik almak mümkündür. Kisin yapragini döken agaçlarin çogaltilmasinda odun çelikleri kis dinlenme mevsiminde, yaprakli, yesil veya yari odunlasmis çelikler büyüme mevsiminde, henüz sertlesmemis veya yari odunlasmis dallardan alinirlar. Dar ve genis yaprakli her dem yesil türler, yil içinde bir veya daha fazla büyüme dönemi gösterdiklerinden bu dönmelere göre çelik alinabilir.
    Kurtbagri gibi bazi türlerin çelikleri yilin hangi zamaninda alinirsa alinsin kolayca köklenebilirler. Diger bazi türlerin çelikleri ise yil içinde istenilen gelisme safhasinda alinmalari hâlinde köklenirler. Ilkbahar veya yazin alinan yapragini döken bitki türlerinin yesil çelikleri, kisin alinan odun çeliklerinden daha çabuk köklenmektedir. Köklenmesi zor olan bitkiler için yesil çeliklerin alinmasi zorunludur.

    Kisin yapragini döken türlerin odun çelikleri, yaprak dökümünün hemen öncesinde ilkbaharda tomurcuklarin kabarmasina kadar olan devrede almak mümkündür. Köklenmesi kolay olan türlerde ise dinlenme mevsiminde alinmasi önemli bir fark olusturmaz. Hizli gelisen tomurcuklar bazen kök olusumunu uyarma egilimindedir. Ancak dinlenme hâlindeki tomurcuklar kök gelismesini engelleyebilir.

    Kisin yapragini döken türlerin yesil çelikleri için en iyi sonuçlar çeliklerin mümkün oldugu kadar erken alinmasi ile gerçeklesir. Ancak bu dönemde yapraklarin tam büyüklüklerini almis ve sürgünlerin bir derece olgunlasmis olmasi gerekir. Yesil çelikler, önceden seraya alinarak sürdürülmüs saksi agaçlarindan alinirsa daha olumlu sonuçlar elde edilir.

    Kislari sert geçen yerlerde kuma yatirma isinin bodrumda bir sandik içinde yapilmasi uygun olur. Çelikler dikim zamanina kadar soguk hava depolarinda 4–10 oC’de saklanmalidir. Saklama sirasinda çelikler ne kuru birakilmali ne de fazla nemli tutulmalidir. Çelikler saklanirken sik sik kontrol edilmelidir. Gözlerde sürme görülürse daha düsük sicakliktaki yerlere aktarilmali veya arazi hazirsa hemen dikilmelidir. Dikim geciktirilirse köklenmeden önce yaprak olusumu gözlenir ve çelik yeterince köklenmeden ölür.

    Çeliklerin uzunlugu gözlerin sayisina ve bogum aralarinin uzunluguna bagli olarak 10–20 cm uzunlugunda alinir. Örnegin, mürver çeliklerinde bogum aralari uzun oldugundan çelikler 30 cm uzunlugunda alinirlar. Çeliklerin esit uzunlukta alinmasi gerekir. Kuvvetli ve orta kalinliktaki dallar en uygundur. Çelik kalinliklari ise türlere göre degismekle birlikte 0,6–2,5 cm, bazi durumlarda ise 5 cm’e kadar alinabilir.
    Çeliklerin dikilecegi ortamin derin ve entansif islenmis, gübrelenmis, organik maddece zengin, kumlu balçik topraklar olmasi gerekir. Dikim sonbaharda yapilsa da ilkbahar dikimi tercih edilmelidir.

    Dikimlerde çeligin en az iki gözü toprak altinda kalmalidir. En iyi olan ise bir gözün toprak üstünde kalarak üstünün ise hafif bir kapama materyali ile örtülmesidir. Dikimden önce yastiklara siyah plastik örtü serilmesi ve dikimin bu örtüyü delerek yapilmasi yapraklanmanin daha saglikli olmasini saglar. Böylece üst topragin nemi daha iyi korunarak otlarla daha etkin mücadele yapilmis olur.

    Yari Odun Çelikler: Yumusak çeliklerden bir ölçü daha olgunlasmis ve kismen de sertleserek odunlasmis olmalari ile farklilik gösterirler. Dolayisiyla sert çeliklerden de tamamen odunlasmamis olmalari ile ayrilirlar.

    Yari odunlasmis çeliklerle üretilen bitkilere orman gülleri, pittosporumlar, kamelya, aküba, her dem yesil açelyalar, çobanpüskülleri ve limon gibi büyük yaprakli daimî yesil bitkiler örnek olarak verilir.

    Yari odun çelikler, büyüme mevsiminin sonuna dogru sürgünlerin kismen odunlastigi zaman alinir. Genellikle agustos ayi kismen de eylül basi en uygun zamandir. Sürgün ucunun hiçbir zaman yumusak olmasi istenmez. Özellikle bu tip sürgünlere berberisler çok hassastirlar, böyle durumlarda çeliklerde köklenme az olur. Çelik alinacak anaçlarin mümkün oldugu kadar genç olmasi ve yasli anaçlardan ziyade alt dallardan alinmasi köklenme durumunu yükseltir.

    Yari odunlasmis çelikler, tepe kismindaki yapraklari birakilarak ve dip kismindaki yapraklari koparilarak (türlere göre degismekle birlikte) 7,5–15 cm boylarinda hazirlanir. Yapraklar transprasyonu azaltmak için yumusak çeliklerde oldugu gibi kesilerek küçültülür ve kesim hemen bogumun üzerinden yapilir.

    Çeliklerin gövdenin turgor hâlinde oldugu sabahin erken serin saatlerinde alinmasi, dikime kadar nemli çuvallarda saklanmasi gerekir. Çelikler esit boylarda alinirsa yastiklarda isiklanmalari esit olacagindan gelismeleri de esit olur.
    Yaprakli odun çeliklerinin daha rutubetli ortamlarda köklendirilmesi gerekir. Ortamin sicak olmasi durumunda daha önce belirtilen büyüme düzenleyici tedbirlerin alinmasi faydali olur.

    Güller de odun çelikleriyle üretildikleri gibi yari odunlasmis veya serada üretilmeleri hâlinde yesil çeliklerle de üretilebilir.

    Her dem yesil türlerde bu çelikler, yesil veya tepe çeligi olmakla beraber adi, ökçeli, dipçikli çelik olmak üzere üç tip olarak alinabilir. Adi çelik, yalniz o yilin sürgününü içerir.

    Ökçeli çelik, çeligin tabaninda 2 yillik odundan küçük bir kismi içerir. Dogu mazisinda ökçeli çelik yaygin olarak kullanilmaktadir.

    Dipçikli çelik, daha yasli dalin 1–2,5 cm uzunlugunda bir parçasini tasir. Ardiçlarda ise dipçikli çelik kullanilir.

    Yumusak Odun Çelikleri: Süs bitkilerinin üretilmesinde kullanilan yumusak çelikler, odunsu bitkilerin henüz odunlasmamis taze sürgünlerinden ilkbaharda hazirlanir. Açelya, kadintuzlugu, kelebek çalisi, kizilcik, dag musmulasi, taflan, sarmasik, hanimeli, kartopu vb. bitkiler yumusak odun çelikleri ile üretilirler.
    Yumusak çeliklerin alinma zamanlari türlere ve iklim kosullarina göre ayarlanmalidir. Özellikle bazi süs bitkilerinde tam büyüme esnasinda bir veya iki haftalik zaman dilimini yakalamak köklenme için çok önemlidir.

    Yumusak veya yesil çelikler daha çabuk ve kolay köklenirler. Bu çeliklerin tepe tomurcugu tasiyan sürgünlerinden alinan çeliklere tepe çeligi adi verilir. Yumusak çelikler daima yaprakli olarak türlere göre degismekle birlikte 5–12 cm boyunda ve 2–3 bogumlu olarak hazirlanir. Kesim son bogumun hemen altindan yapilir. Çeligin dip kismindaki yapraklar terlemeyi (su kaybi) azaltmak ve fazla yer kaplamasini önlemek için alinir veya kesilerek küçültülür.

    Çelik alimi ve kesimi sabah erken saatlerde yapilmalidir. Nemlendirilmis çuval veya yosun içine serin ve nemli bir yere alinmalidir. Çeliklerin kisa bir süre de olsa günes altinda kalmasi, taze tutmak için su içinde tutma veya suya batirma zararli olabilir.
    Kesilen çeliklerin hemen dikilmeleri gerekir. Dikim araliklari türlere ve yaprak büyüklüklerine göre farklilik göstermekle birlikte yaprak kenarlarinin birbirine degecek sekilde ayarlanmasi en iyi yoldur. Köklenme ortami olarak disli kum ile turba topragi karisimi iyi bir ortam olusturur.

    Kuvvetli ve uzun çelikler köklendirme ortamina direk olarak batirilir. Çok ince ve hassas çelikler bir plantuvar yardimiyla dikilir. Dikilen çeligin altinda bosluk kalmamalidir. Dikim isaretlenen siralar üzerine yapilir. Dikimden sonra iyice sulanir. Bu sekilde çeliklerin ortamla iyi temas etmis olmasi saglanir. Yastiklar püskürtme suretiyle günde 3–5 kez sulanir. Rutubetli havalarda ise bu sayi 1–2 kez olmalidir.
    Çeliklerin köklenme süreleri çok degisiklik gösterir. Genellikle 3–6 haftada köklenme baslar ve bu süre 9–10 aya kadar uzayabilir. Ancak yumusak çeliklerde bu süre daha kisa olabilir. Sera ortaminda genellikle 3–6 haftada ekseri türlerde bu köklenme gerçeklesir. Ancak bazi türler örnegin berberis, cotonoaster, ilex türlerinde köklenme genellikle uzun süre hatta gelecek yilin mayis ortasina veya haziran basini bulabilir.
    Anaçlar, seralar veya sicakligi 12–15 0C’de tutulan yerlere alinarak kisin da yumusak veya yesil çelik üretimi gerçeklestirilebilir.

    1.1.3.2. Yaprak Çelikleriyle Üretim
    Anaç bitkinin bir yapragindan yeni bir bitki üretilmesi yaprak çelikleriyle gerçeklesir. Bu yöntemde ya sadece yaprak ayasi kullanilir ya da yaprak ayasi, yaprak sapi ile birlikte kullanilir. Her iki hâlde de yapragin tabanindan adventif kökler ve üstten de bir adventif sürgün çikarak yeni bitki meydana gelir. Yeni bitki meydana geldikten sonra bunu saglayan yaprak ise hayatiyetini kaybederek yok olur.

    Yaprak çeliklerinin basarili bir köklenme yapabilmesi için 18–25 0C’lik sicaklik ile nemli hava, bol isik ve nemli iyi havalanan süzek bir köklenme ortami aranir. Yaprak çeligi ile üretimin sera üretim çalismalarinda genis kullanim alanlari vardir. Soguk seralarda da yaprak çelikleriyle üretim yapilabilir. Yaz aylarinda açik havada gölge bir yerde de ayni yöntemle köklendirme yapilabilir.

    Bu tür üretme yönteminde etli yapraklara sahip tropik kökenli, süs bitkileri olan kalanchoe, peperomia, Afrika meneksesi, Peygamber kilici, rex begonya, zambak, dam koruklari vb. bitkiler üretilir.

    Yaprak çelikleriyle üretim, bitkilere göre bazi degisiklikler gösterebilir. Rex begonya gibi kalin etli yaprakli bitkilerde yaprak çeligi olarak olgun yapragin alt kisminda bulunan kalin damarlar bir jilet yardimi ile çizilir. Burada sadece yapragin aya kismi kullanilir.

    Daha sonra kesilen taraf yaprak köklendirme ortamina iyice temas edecek sekilde yerlestirilir. Temasin daha iyi saglanmasi için igne, çivi veya herhangi bir agirliktan faydalanilir. Gölge ve nemli sartlara konan bu yapraklardan jiletle kesilen her noktadan yeni bir bitki olusturur ve eski yaprak kurur.

    Afrika meneksesi ve peperomialarda yaprak çelikleri, yaprak sapi ve yaprak ayasindan olusur. Alinan bu yaprak parçasi köklendirme ortamina dikilir. Yaprak sapi ne kadar kisa olursa yeni bitkilerin olusmasi da o kadar çabuk olur. Yaprak sapinin dibinden bir veya daha fazla sayida yeni bitkiler meydana gelir.

    Yaprak çelikleriyle üretmenin diger bir yöntemi de Peygamber kilici bitkisinde görülmektedir. Bu bitkide yapraklar 7,5–10 cm boylarinda kesilerek çelik alinir. Çeligin üst kismi egilimli olarak kesilirse dikilecek kisimla karistirilmaz.
    Böylece çeligin dogru dikimi saglanmis olur. Alinan çelikleri uzunluklarinin ¾ lük kismi köklendirme ortamina gömülür. Alt kisimdan zamanla kökler ve yeni bitkiyi olusturan sürgünler gelisir. Esas yaprak kismi ise yine zamanla yok olur.
    Yaprak çelikleriyle üretme yüksek nemli kumlu ortamlarda gerçeklesir.

    1.1.3.3. Yaprak Göz Çelikleri
    Yaprak göz çelikleri bir yaprak ayasi, yaprak sapi, bir göz ile küçük bir gövde parçasindan olusur. Bu yöntem yaprak çeliginden kök olustugu hâlde sürgün olusturamayan bitki türlerinde uygulanir. Köklenme gerçeklestiginde koltuk altinda ki gözden sürgün olusur. Burada dikkat edilmesi gereken konu, çelik alindiginda yaprak ve yaprak sapi kadar gözün de olgunlasmis olmasidir. Çelikler genellikle temmuz-eylül aylarinda bu duruma ulasir.

    Genellikle gövde çelikleriyle çogaltilan birçok tropik çalilar, sera bitkileri ( Camelia japonica, Ficus elastica, rhododendron, schefflera vb.) yaprak göz çelikleri ile üretilir. Bu yöntem özellikle çogaltim materyalinin az oldugu durumlarda çok önemlidir. Çünkü ayni miktarda ana materyalin gövde çeligi olarak kullanilmasina oranla daha fazla bitki elde edilir. Çeliklerin hazirlanmasi sirasinda anaç bitkinin saglikli olmasina dikkat edilmelidir.

    Yaprak göz çelikleri, üzerinde bir göz içerecek sekilde gözün 1 cm üzerinden ve alt bogumun hemen altindan kesilir. Alinan çelikte mutlaka bir bogum olmasi gerekir. Çünkü köklenme bu alt bogumun altindan gerçeklesecektir. Gözün üstündeki kisim göze ters egimli olarak kesilir. Bunun sebebi de sisleme veya sulama sirasinda su damlaciklarinin gözde birikmesini önlemek ve çeligin çürümemesini saglamak içindir. Çeliklere hormon köklenme ortamindan 1–1,5 cm asagida kalacak sekilde yerlestirilmelidir.

    Çeliklerin bakiminda sicaklik kontrolü çok önemlidir. Çeliklerin alt kisimdaki sicakligin 18–21 0C olmasi istenir. Çelikler dikildikten kisa bir süre sonra köklenme süresi boyunca birkaç kez funguslarla mantari ilaçlara karsi ilaçlanir. Çeliklerin kökleri 2,5–5 cm’ye ulasinca çelikler sökülmeye baslanir. Söküm sirasinda köklere zarar verilmemelidir. Bunun içinde küçük el küregi vs. ile köklenme ortami hafif kaldirilarak çelikler sökülür. Köklenmis çelikler saksilara dikildikten sonra hemen sulanir ve yerlerine alinirlar.

    1.1.3.4. Göz Çelikleri
    Bu tip çelikler olgunlasmis yapraksiz gövde parçalari olup anaç bitki gövdelerinin kesilen her parçada bir göz ihtiva edecek sekilde kesilmesi ile olusturulur. Özellikle üretim materyalinin az oldugu durumlarda tercih edilir.

    Göz çelikleri ile üretimde çelik alinacak bitkinin iyi gelismis uzun gövdelere sahip olmasi gerekir. Gövdeler 4–5 cm uzunlugunda parçalar hâlinde ve her parçada uyuyan bir göz bulunacak sekilde kesilir. Bu kesim genellikle gözün 2 cm üzerinden ve altindan enine kesim seklinde yapilir. Çelikler daha uzun olarak kesilebilir ve köklenme sonrasinda her bir göz kesilerek yeni bitkiler elde edilir. Hazirlanan bu çelikler köklenme ortamina dik olarak dikildikleri gibi yatay olarak da dikilebilirler. Çeligin yarisinin köklendirme ortaminda olmasi gerekir. Çürümeyi önlemek içinde yara yerlerine kömür tozu serpilmesi gerekir.

    Göz çelikleri tepe çeliklerine göre daha uzun zamanda köklenirler ve yavas gelisirler. Iyi köklenmis ve sürgün vermis çelikler küçük saksilara dikilirler. Göz çelikleriyle üretilen bitkilere örnek olarak aglonema, dieffenbachia, dracaena, monstera ve philodendron verilebilir.

    1.1.3.5. Kök Çelikleri
    Köklerden alinan parçalarla yapilan kök çelikleriyle üretim, çok kullanilan bir yöntem degildir. Fakat bazi bitkilerde uygun üretim yöntemi olarak kullanilmaktadir. Eger bitki dogal kosullar altinda kolayca sürgün verebiliyorsa kök çelikleriyle rahatlikla üretilebilir demektir. Kök çeligi ile üretilmeye en uygun bitkilere örnek olarak robinia, albizzia, ailantus, prunus, ilex, rhododendron, wisteria, hypericum cinsleri, cydonia japonica ve yucca türleri verilebilir.

    Kök çelikleri sonbahar veya kis baslangici ile kis kök çelikleri olarak, ocak, subat ve mart aylarinda alinip dikilirler. Kök çeligi alma islemini mart ayini geçirmeden yapmak gerekir.

    Kök çelikleriyle üretim oldukça basit bir yöntemdir. Kökler 5–7 cm uzunlugunda kesilerek hazirlanir. Keskin bir biçakla alinan çeliklerin üst yüzeyleri düz, alt yüzeyleri ise egik olmalidir. Çelikler köklenme ortamina yatay veya dikey olarak 5 cm araliklarla dikilirler. Yatay olarak yapilan dikimlerde çelikler önceden hazirlanmis ortamlara yatirilarak üzerleri ortam ile kapatilir. Dikey dikimlerde ise çeligin üst yüzü köklendirme ortami ile ayni seviyede olacak sekilde yapilir. Üzerleri kum ile hafifçe örtülerek sulanir. Her iki durumda da kasa veya saksilarin üzeri nemi korumak amaciyla örtülür. Nem durumu haftada bir kez kontrol edilir. Bir süre sonra köklenerek filiz veren çelikler saksilara dikilir.

    1.2. Çeliklere Uygulanan Islemler
    Çeliklerde köklenmeyi artirmak için çelik alma isleminden sonra bazi islemler uygulanir. Yapilan bu uygulamalar çeliklerin köklenmesine olumlu etki yapar. Bu uygulamalari söyle açiklayabiliriz:

    Tomurcuk ve yapraklarin varligi: Tomurcuklarin varligi özellikle büyüme baslamissa çeliklerde kök olusumunu hizlandirir. Bazi bitkilerde özellikle önceden olusmus kök taslaklari yoksa tomurcuklarin köreltilmesi kök olusumunu durdurur. Eger çelikler tomurcuklarin kis dinlenmesinde oldugu dönemde alinirsa tomurcuklarin köklenmeyi tesvik edici etkileri görülmez. Eger çelikler ilkbaharda, tomurcuklar kis dinlenmesinden çikip uyanmaya basladigi dönemde alinirlarsa tomurcuklarin kök olusumu üzerinde olumlu etkileri ortaya çikar.

    Çeliklerin yaprakli olmasinin kök olusumu üzerine olumlu etkisi olmaktadir. Yapraklarda fotosentez sonucunda meydana gelen karbonhidratlar kök olusumuna yardimci olur. Yaprak ve tomurcuklarin köklenmeyi tesvik edici etkileri oksinler sebebiyledir. Bu organlar kuvvetli oksin üreticileri olduklari bilinmektedir. Oksinlerin bulundugu yerler ise yaprak veya tomurcugun hemen altindadir. Bu da tepeden asagiya dogru bir tasimanin oldugunu ortaya koyar. Oksin üretimi ayni zamanda fotosentez ürünleri yapmasiyla karisik bir durum almaktadir. Sonuç olarak oksinlerin yaprak ve tomurcuklarinin hemen altinda bulunmasi köklenme asamasinda olan çelikler için istenen bir olaydir.

    Yapilan arastirmalarda yapraklarin etkisinin ortaya çikabilmesi için isigin gerekli oldugunu ortaya koymustur. Kök olusu üzerinde hemen hemen ayni kuvvetteki etki karanlikta da meydana gelmektedir.

    Yapraklarin alinmasi: Alinan çelikler üzerindeki fazla yapraklar ya tamamen kesilerek ya da küçültülerek çelik üzerinden uzaklastirilir. Bunun sebebi yapraklarda meydana gelecek transprasyonu azaltmaktir. Çelikler transprasyonla kaybettikleri su miktarini eger ortamdan karsilayamazlarsa kurumalar meydana gelebilir. Çelik üzerinde çok fazla sayida yaprak bulunmasi transprasyonun artmasina neden olur. Bunu azaltmak için de yapraklar alinir.
    Ayni zamanda köklendirme yerlerinde çeliklerin fazla yer kaplamalarini önlemek içinde yapraklar alinir.

    Yaralama: Çeligin dip ucunu yaralamakla birçok bitki türünün odun çeliklerinde kök olusumu hizlanmis olur. Ardiç, mazi, akçaagaç, manolya, çobanpüskülü türlerinin çeliklerinde yaralamanin köklenmeye önemli ölçüde yardim ettigi görülmüstür. Birçok yaralama metotlari vardir. Mazi gibi dar yaprakli türlerinde çelikler hazirlanirken çelik yapilacak dallarin kenarlari çok az miktarda soyularak uygun yara meydana getirilir. Çeligin dip kisminin her tarafindan keskin bir biçakla 2,5–5 cm uzunlugunda kabugu geçerek oduna kadar uzanan bir çizgi yeterli olur. Jilet kullanarak daha kuvvetli bir yara açilabilir.

    Manolyalar da çeligin dip tarafindaki kabugun kambiyumunu meydana çikaracak, fakat odunun derinligine gitmeyecek sekilde kesilerek daha etkili olarak yaralanabilir. Çelikler yaralandiktan hemen sonra kök uyarici bilesimlerden biri ile ya toz ya da yogun daldirma çözeltisi yöntemiyle muamele edilirse daha olumlu sonuçlar alinabilir.

    1.3. Köklenmeyi Uyarici Maddeler ve Kullanimlari
    Hormonlar veya bitki büyümesini düzenleyici maddelerle çeliklerin muamele edilmesinin amaci, kök olusturacak çeliklerin miktarini arttirmak, köklenmeyi çabuklastirmak ve çelik basina düsen kök sayisini artirmaktir. Çelikleri çok kolay köklenen bitki türlerinde hormon kullanmaya gerek yoktur.

    Çeliklerde adventif köklerin meydana gelmelerini tesvik etmekte kullanilan ve en güvenilir olan kök uyarici hormonlar ( sentetik kimyasal maddeler ) Indolbütirik asit (IBA), naftalen asetik (NAA) ve indolasetik asit (IAA)’tir. Indolbütirik asit bunlarin içinde genel olarak en çok kullanilandir. Çünkü bu asit genis konsantrasyonlari içersinde zehirli olmamakta ve köklenmeyi tesvik etmede birçok bitki türlerinde etkili olmaktadir. Bu kimyasal maddelerin bazilari talk içinde karistirilmis hazir preparatlar hâlinde piyasa da bulunmaktadir.

    Kullanilan hormonlara göre uygulama yöntemleri de degisiklik göstermektedir. Köklenmeyi uyarici maddelerin uygulama yöntemleri söyledir:

    Ticari toz preparatlar: Odunsu güç köklenen türler daha yüksek konsantrasyonlu, buna karsilik yumusak ve kolay köklenen türler için daha düsük konsantrasyonlu preparatlar kullanilmalidir.

    Toz preparatlarin kullanilmasinda çeliklerin stok toz içine daldirilmaktan baska, stok tozdan eldeki çeliklere yetecek miktarda almak ve kullandiktan sonra arta kalan tozu atmak daha iyi olur. Çünkü içine daldirilan toz yabanci madde ve nem yüzünden bozulmus olabilir. Tozu ince bir tabaka hâlinde bir parça yagli kâgit veya ince alüminyum üzerine sermek daha yerinde olur.
    Muameleden hemen sonra çelikler köklenme ortamlarina dikilmelidir. Dikim sirasinda tozlarin dökülmesini önlemek için çelikleri köklendirme ortamina dikmeden önce yerlerini hazirlamak için bir dikim kazigi kullanilir.

     Zayif çözelti daldirma yöntemi: Çelikler köklendirme ortamina dikilmeden hemen önce dip kisimlarinin 2,5 cm’lik kismi kullanilacak hormonun zayif çözeltisi içine 24 saat süreyle daldirilir. Bu çözeltilerin hazirlanmasi zor degildir. Kullanilacak konsantrasyonlar kolayca köklenen türler için 20 ppm’den, daha zor köklenen türler için 200 ppm’e kadar olmak üzere degisir.

    Çelikler daldirma süresince oda sicakliginda tutulmali, günese maruz birakilmamalidir. Çelikler tarafindan alinacak kimyasal maddelerin miktari çevre kosullarina baglidir.

    Yogun çözelti daldirma yöntemi: Kimyasal maddelerin yogun çözeltileri alkolle hazirlanir. 500–1000 ppm ve çeliklerin dipleri 5 saniye kadar kisa bir süreyle bu çözelti içine daldirilir. Sonra çelikler hemen köklenme ortamina dikilir. Bu yöntemin diger yöntemlere göre üstün taraflari vardir. Bu yöntem çelikleri daldirma için gerekli malzeme ihtiyacini ortadan kaldirir. Ayni zamanda iki yöntemde oldugu gibi kimyasal maddenin alinmasi üzerine çevre kosullari fazla etkilemedigi için bir örnek sonuçlar elde etmek mümkündür.

    Çok yüksek konsantrasyonlarda kullanilan büyüme düzenleyici maddeler, bazi türler için zararli sonuçlar verebilir. Böyle konsantrasyonlar tomurcuklarin gelismesini önleyebilir. Yapraklarin sararip dökülmesine, odunun kararmasina ve sonuçta çeliklerin ölmesine neden olur. Eger çeligin dip kisminda siskinlik meydana gelmis ve çelik tabaninin hemen üstünde bol kök olusmus ise zehirli olmayan konsantrasyon kullanilmis demektir.

    2. KÖKLENME ORTAMI
    Çeliklerin dikildigi köklendirme ortamlarinin üç görevi vardir:
    • Köklenme süresince çelikleri yerlerinde tutmak
    • Çeliklere su temin etmek
    • Çeliklerin tabanina hava temin etmek

    Ideal bir köklendirme ortami, havalanmayi saglayacak poroziteye ve yüksek su tutma kapasitesine sahip, ayni zamanda süzek olmalidir. Bunun yaninda nazik kökler ve tamamen odunlasmamis çeliklerin yetistirildigi ortamlar, mantar ve bakterilerden arindirilmis olmalidir.

    2.1. Köklendirme Yerlerinin Hazirlanmasi
    Sera ve soguk camekânlarda köklendirmeler yastiklarda veya tezgâhlarda var olan köklendirme ortaminda yapildigi gibi hareketli bir ortam olusturan tahta kasalarda da yapilabilir. Kasalar 15–20 cm derinlikte ve kolay tasinabilir ebatlarda olmali ve altlarinda drenaj delikleri bulunmalidir. Bu kasalara çelikler dikilmeden önce uygun köklendirme ortamlari konur ve nemlendirilerek düzgün bir tahta ile tesviye edilerek hafifçe bastirilir.

    2.2. Köklendirme Materyalleri
    Genel olarak çeliklerin köklendirilmesinde ortam, özellikle köklenmesi zor olan türlerin çeliklerinde büyük önem tasir. Köklendirme ortami bu türlerde yalniz köklenen çeliklerin yüzde miktarina degil, ayni zamanda olusan kök sisteminin tipi de etkili olur. Ancak çok kolay köklenen türlerde köklendirme ortami fazla önemli degildir. Çünkü çelikler zaten kolay kök olusturma egiliminde olduklarindan bulunduklari tüm ortamlarda rahatlikla köklerini olusturabilirler.

    Köklendirme ortami olarak toprak, kum, yosun, perlit veya vermikülit, su kullanilmaktadir. Son zamanlarda nem orani yüzde yüz olan neme doyurulmus havada da köklendirme bazi türlerin çeliklerinde basarili sonuçlar vermistir.

    Toprak, kisin yapraklarini döken bitkilerin odun çelikleri ve kök çelikleri için yeterlidir. Ancak toprak ortami içinde balçikli kum topraklari daha iyi ve yüksek köklendirme orani saglar. Ayrica köklenen çeliklerin böyle bir ortamdan sökümleri daha kolay olur. Hatta toprak ortamina iki kisim kum karistirilarak elde edilen karisim ortamlarinda krizantem ve sardunyalar dogrudan saksiya dikilerek kolayca köklenmeleri de mümkündür.

    Saf olarak kumdan hazirlanan köklendirme ortamlari, çeliklerin köklenmesinde büyük ölçüde basariyla kullanilabilmektedir. Özellikle porsuk, ardiç ve mazi gibi her dem yesil türlerde en uygun köklendirme ortami kumdur. Ancak nemli tutulmasi için sürekli olarak sulanmasi gerekir. Eger sterilize edilmediyse diger ortamlarda oldugu gibi kumda köklendirme ortami olarak tekrar kullanilmamalidir.
    Yosun kullanilan köklendirme ortamlarinda, yosun kumun aksine ortamin su tutma kapasitesini artirir. Çesitli oranlarla kumla yosunlar karistirilirsa en iyi köklendirme ortami saglanir
    Diğer Haberler
      HIYAR YETISTIRICILIGI HIYAR BAKIMI HIYAR HASTALIKLARI
      Domates Fidesi Domates Yetistiriciligi
      Eksi 30 derecede domates yetistiriciligi
      Ödemisli çifçiye fidan dagitimi
      Tarim Ve Kirsal Kalkinmayi Destekleme Kurumu
      Çelik Alma Zamani Ve Köklendirme Yöntemleri
      Zirai Mücadelenin Tanimi ve Mücadele Yöntemleri
      Danaburnu Zararlisi (gryllotalpa Gryllotalpa)
      Ambar Zararlilari
      BITKI KORUMA SINAVI
      Azotlu Gübreler
      Örtü Alti Yetistiriciligi
      Bitki Zararlilarinin Latince Adlari
       Sebze Zararlilari
      Bitkisel yaglar ve faydalari
      Antep Fistigi Kabuguyla Teknolojik Bir Yenilik Daha
      MEVSIMLERE GÖRE MEYVELERIN FAYDALARI
      Toprak Ve Bitki Analizleri
      Bitki Koruma Ürünleri Bayiligi ve Tarimsal Ilaçlarin Satisi Baslamistir.
      Kapida Ödeme Gönderilerimiz Baslamistir.
      Potasyum Gübreleme
      Fosfor Gübreleme
      Azot Gübreleme
      Organik Gübreleme

    Sedef Tarım Ve Mühendislik | Her Türlü Tohum Gübre Ve Fidan Satışımız Vardır.
    Ziraat Müh. Niyazi SÖĞÜT